Koronavirüs, Çin’den tüm dünyaya yayılarak can almaya devam ediyor. Virüsün Türkiye’de de görülmesi üzerine ünlü isimler nasıl korunduklarına dair paylaşımlar yaptı. Ayrıca takipçilerine tavsiyelerde de bulundular. İşte o paylaşımlardan bazıları…
AJDA PEKKAN: “El sıkışmıyorum, öpüşmüyorum. Bunlara biraz ara verelim lütfen. Çok gezen biri değilim zaten. Evden stüdyoya ya da ablama gidiyorum. Ben daha önce dezenfekte ve ihtiyaç olan ürünleri temin etmiştim. Maske takamıyorum ama evde steril ortam var. Yanımda çalışanlar da toplu taşıma kullanmıyor ve eve gidip gelirken maske kullanıyorlar.”
MUAZZEZ ERSOY: “Kalabalık ortamlara girmiyorum, ellerimi sürekli yıkıyorum; zaten çok titizimdir, şahsi temizliğime çok özen gösteririm. Bilinçli bir şekilde ikazlara uyarsak, ülke olarak kısa sürede atlatacağımıza inancım sonsuz. Bireysel ve toplumsal olarak lütfen yapılan ikazları dikkate alalım, ekstra özen gösterelim.”
EBRU GÜNDEŞ: Virüs nedeniyle yurtdışı konserlerini iptal etti. Ünlü sanatçının yurtiçi seyahatlerinde ise uçak yerine özel araç tercih ettiği öğrenildi.
DEMET AKALIN: “Evdeyim dinleniyorum. Risk nedeniyle hastaneye gitmedim, doktor eve geldi ve iğne yaptı. Bu kadar kaosa gerek yok, bilinçli olalım yeter. Evde hijyene ve dezenfekte olaylarına ağırlık verdim. Kapı kolları ve kullandığımız yerler devamlı dezenfekte ediliyor. Evdeki bakıcılara ‘toplu taşımaya değil, taksiye binin’ dedim. Taksiyle gidip geliyorlar.
BEHZAT UYGUR: “Tiyatro oyunlarımızı sahnelediğimiz bütün salonların dezenfekte işlemine başladık. Tüm salon işletmecilerinden aynı duyarlılığı bekliyoruz. Seyircilerimizi kapıda kolonyayla karşılayacağız.”
FATMA GİRİK: “Zaten yürüyemediğim için evden çıkmıyorum ama yaşanan bu duruma da çok üzülüyorum.”
FERZAN ÖZPETEK: “Bu akşam uykuya dalmadan önce yeniden sokaklarda özgür dolaşacağımız anı gözünüzün önüne getirin. Birbirimize yeniden sarılacağımız, hep beraber alışveriş yapmanın keyfini doya doya çıkartacağımız o anı hayal edin. Cıvıl cıvıl mekanlarda kahvelerimizi yudumlayacağımız, şen şakrak sohbetler edeceğimiz, yan yana fotoğraflar çekeceğimiz günleri düşünün. Yeniden birlikte gülmeye başlayacağız. Umudumuzu asla kaybetmeyelim. Yakında görüşmek üzere!” şeklinde paylaşımda bulundu.
HÜLYA KOÇYİĞİT: “Ellerimi sürekli yıkıyorum. Yanımda dezenfektan, kolonya bulunduruyorum.”
TUBA BÜYÜKÜSTÜN: “Sosyal medya hayatımızda çok yer alıyor. Özellikle çocuklar söz konusu olunca biz annelerin bazen birden fazla veli WhatsApp grubu olabiliyor. Tabii ki iyi niyetle gördüğümüz her bilgiyi çocuklarımızı korumak adına bu gruplardan birbirimizle paylaşıyoruz. Dün altında UNICEF’in bir paylaşımı olduğu yazan bir yazı önüme geldi. Bir anlığına ben de inandım ve paylaşmam gerektiğini düşündüğüm kişilerl paylaştım. Fakat arkasından emin olmadığım bir bilgi olduğuna ayarak sildim. UNICEF Türkiye’den çok sevgili takım arkadaşıma sordum Bu yazının asla UNICEF ile bir ilişiği olmadığını söyledi. Evet, UNICEF’in koronavirüsle ilgili tek bilgilendirme tablosu budur. Diğerlerine lütfen itibar etmeyin.”
ENİS ARIKAN: Enis Arıkan, kolonya dökerken çekilen videosunu “Ben evden çıkmam” mesajıyla Instagram’da paylaştı.
ROBER HATEMO: Rober Hatemo, Instagram hesabında takipçilerine virüsten korunma önerileri sıraladı.
ÇİĞDEM BATUR: Maskeli bir karesini Instagram’da yayınlayan Çiğdem Batur, “Panik yok. Daha fazla fazla önlem var” dedi.
HİLAL ÖZDEMİR: Virüse karşı gereken tüm tedbirleri aldım artık korona düşünsün!
BİRİCİK SUDEN: Öpüşmeyin demiştim ben size!
ALİ EYÜBOĞLU: “Üç kuruşluk maskeye 50 lira verdim… Tedbirimi aldım Milas – Bodrum Havalimanı’na geldim. Koskoca havalimanında tek kale maç yapacak kadar in – cin yok.”
BİLAL NAMOĞLU: “Çok ciddi. Hızlı, öldürücü… Ama ne ilk ne de son… Dengeyi kaybettiğimiz dünyada bir sonuç…Üzerinde birkaç on yıl yaşayacağımız milyarlarca yıllık dünyanın dengesini bozmak için yeterli sayının çok üzerindeyiz. Kaynakları hızla tüketmek bir yana kaynakların kendis yenilemesine izin vermiyor, yok ediyoruz. Eee etme bulma dünyası.Tüketim üzerine kurulu olan, tüm dünyada insanları arızalarından, ihtiyaçlarından ya da hırslarından yakalayıp esir eden, zengin ile fakir arasındaki uçurumu sürekli büyüten, tüm dünyaya olmayan paraları harcatan ve bir süredir tökezleyen sistem.”
