Nusret, çıraklık döneminden geçmiş fotoğraflarını paylaşıp geçmişini unutmadığını gözler önüne seriyor. Vazgeçmeden, azimle ve çok çalışmayla başarının elde edilebileceğinin kanıtı…
Cebindeki son parası ve kredi kartından çektiği 7 bin TL ile gittiği Arjantin’de kasapları ve restoranları gezen Nusret, sektör hakkında fikir edinmeyi başarıp kendine yeni bir yol çizdi. Ve çok başarılı oldu.
Türkiye’de kurduğu restoran zincirini yurt dışına taşımayı başardı. Sosyal medya üzerinden yayınladığı videolar ile dikkatleri üzerine çekti.
NUSRET, “ET BENİM TUTKUM”
Nusret bir röportajında, “Bana sinir oluyorlar. Görgüsüz buluyorlar. Ben bir maden işçisinin oğluyum. Annem-babam okuma-yazma bilmiyor. Maddi yetersizliklerden dolayı ben de okuyamamışım.”
DÜNYACA ÜNLÜ İSİMLERİ AĞIRLIYOR
Sık sık dünyaca ünlü isimleri restoranında ağırlayan Nusret, “Altıncı sınıf terk. Ama demek ki bir şeyler de varmış ki bende, su satarak, ayakkabı boyayarak iş hayatına atılmışım, 14 yaşında kasaba girmişim. Çırak olarak. Et benim tutkum oldu. Hakkımda atıp tutanların, bir ömür çalışamayacağı kadar çalıştım ben! Hâlâ çalışıyorum. Çalışmadan bir halt olmuyor. 34 yaşındayım, 20 yılda buralara geldim… Hiç de fena değil!” açıklamasında bulundu.
NUSRET GÖKÇE KİMDİR?
Maden işçisi bir babanın, beş çocuğundan biri olan Nusret Gökçe, 1983 yılında Erzurum’da doğdu. İki yaşındayken ailesiyle birlikte Erzurum’dan Darıca’ya göç etti. Darıca Faik Şahenk Ortaokulu’nu altıncı sınıfta maddi sebeplerden dolayı bırakmak zorunda kaldı.
Mesleğe Bostancı’daki kasaplar çarşısında başlayan Nusret, uzun bir süre kasap çıraklığı yaptı. Et doğramadaki profesyonelliğini çok çalışmaya borçlu olan Nusret, 2007 yılında İstinye Park’ta açılan kasap-restoran konseptinde çalışmaya başladı.