Yargıtay, başka biriyle ilişki müstehcen bir şekilde mesajlaşan kadını, kendisine şiddet uygulayan kocasından daha ağır kusurlu gördü.
Evli olmasına rağmen başka birine cinsel içerikli mesajlar gönderen kadın, kocası tarafından şiddet gördü.
Kadın şiddet gördüğü kocasını polise şikayet etmek için karakolun yolunu tutarken, adam da boşa davası açmak için harekete geçti.
Söz konusu yargılamada Asliye Ceza Mahkemesi bir konuya dikkat çekti. Mahkeme, evli kadının başka bir erkekle sadakatsizlik derecesine ulaşan güven sarsıcı özellikte cinsel içerikli bir şekilde mesajlaştığını görmesi üzerine öfkelenen kocanın haksız tahrik altında eşine basit fiziksel şiddet uyguladığı ve hakaret ettiğini açıkladı.
Mahkeme, erkeğin söz konusu eylemi haksız fiile tepki nedeniyle işlediği sebebiyle ceza vermekten vazgeçilmesine karar verdi.
Görülen boşanma davasında ise Aile Mahkemesi, eşini aldatan kadını daha çok kusurlu buldu ve erkek davacıya tazminat ödemesine hükmetti.
Kusurlu kadına ise yokluk nafakası ödenmemesine karar verildi. Kararı istinaf mahkemesine taşıyan kadın, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından kısmen haklı bulundu.
Mahkeme iki tarafın da eşit derecede kusurlu olduğunu söyledi ve manevi tazminat kararı kaldırıldı. Kararı bu kez de erkek temyiz etti konu Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’ne taşındı.
Emsal bir karar veren Yargıtay, söz konusu olayı sadakatsizlik olarak değerlendirdi ve davalı kadının daha kusurlu olduğuna dikkat çekildi.
Yargıtay tarafından verilen kararda ; “Aile mahkemesinin davalı kadının ağır kusurlu olduğuna dair tespit ile davacı erkek yararına manevi tazminata hükmedilmesi ve davalı kadının yoksulluk nafakasının talebinin reddi yönündeki karar isabetlidir. Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararı usule ve kanuna aykırı bulunmuştur.” denildi.
Daire, bölge adliye mahkemesi tarafından verilen karara oy birliği ile bozulmasına karar verdi. Sonuç olarak kadın hem nafakadan hem tazminattan oldu.